10 Kasım Atatürk’ü anma tören ve etkinlikleri her yıl daha da güçlü sesler ile ülke gündemine oturur oldu. Atatürk’e hakaret edenlerin sesi giderek kısılır, bunun yerine muhafazakar kesim dediğimiz yerlerden bile Atatürk sevgisi daha gür sesler ile ifade edilir oldu.
Ülke çapında yaşanan bu coşkulu ve sevindirici durumu Seferihisar’da da görüyoruz. 10 Kasım günü Seferihisar Kent meydanı ve arkasından Asıl Nadir Lisesinin Çağan Irmak Salonunda yaptığı etkinlikte ki yaşadıklarım içimdeki umudu ve heyecanı daha da büyüttü. Gösteriyi izlerken “Acaba Cumhuriyetin fabrika ayarlarına geri mi dönüyoruz” sorusuna takılmadan edemedim.
Devrimci iyimserliğim “ Dönüyoruz galiba” diyor.
Çünkü; Cumhuriyet değerlerinin simgesine dönüşen “Atatürk sevgisi” kimsenin karşı çıkmaya cesaret edemeyeceği ortak harcımız, paydamız oldu.
Çünkü; O büyük devrimcinin ölümünden hemen sonra bayrağı devir alanların 81 yıllık basiretsizlikleri onun kurduğu Cumhuriyet ve değerlerini Anadolu halkının gözünde daha da parlattı, daha da değerli hale getirir oldu.
Bu kaçınılmaz diyalektik bir süreçti zaten.
Ortaya konan değer sınanır, kötüleri ile mukayese edilir ve sonunda değeri anlaşılır. Hele bu geniş halk yığınlarını ilgilendiren bir konu ise sindirmesi çok daha zor olur ve zaman alır.
Bir devrimcinin önümüze hazır koyduğu ve önemini geçte olsa topyekün anlamaya başladığımız Cumhuriyetimizin değerini yüz yıl sonra da olsa kavramaya başlayışımız ortak sevincimiz, 10 Kasımların da hüzünden umuda dönüşün günleri olsun diyorum.
Sevgi ve demokrasi ile kalın…