Seferihisar’da ikamet eden genç psikolog Beyza Ece Yılmaz, Oluşum Gazetesi imtiyaz Sahibi Ezgi Yeşil’in sorularını yanıtladı.
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Merhaba, ben Psikolog ve Aile Danışmanı Beyza Ece Yılmaz. Daha önce Bostanlı'da bir danışmanlık merkezinde danışan görüyorken pandemiyle beraber oradan ayrılıp seanslarımı online olarak gerçekleştirmeye başladım. Bir süre sonra da Seferihisar merkezde hayalim olan kendi ofisimi açtım. İzmir Yeşilyurt Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde (Psikiyatri ve nöroloji poliklinikleri, açık - kapalı psikiyatri servisi, AMATEM servisi, Toplum ve Ruh Sağlığı Merkezi) ve Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezleri gibi birçok yerde staj yaptım. Üniversite bünyesinde Sosyal Bilimler Topluluğu'nda başkanlık yapıp psikoloji ve toplumsal alanlarda ekibimle birlikte faaliyet yürüttüm. Bugüne kadar bilişsel davranışçı terapi, oyun terapisi, aktarım odaklı terapi, cinsel terapi, duygu odaklı şema terapi, kısa süreli çözüm odaklı terapi uygulayıcı eğitimlerini ve Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri, çocuk ve yetişkin gelişim ve duygu durum değerlendirme envanterleri eğitimlerimi başarıyla tamamladım. Seanslarda bu teknikleri danışanlarıma uygun olacak şekilde harmanlayıp eklektik (seçmeci) bir şekilde uygulamaktayım. Bunun dışında LÖSEV, TEGV, Kızılay, Yeşilay gibi birçok toplulukta aktif olarak gönüllülüğümü sürdürmekteyim. Psikoloji alanında yeniliklere ayak uydurmak ve danışanlarıma daha faydalı olmak adına eğitimler almaya, ilgili makaleler okumaya devam etmekteyim.
Sizi bu mesleğe tercih etmenizdeki sebep ne oldu?
Benim tek hedefim psikolog olmaktı. Çok şükür oldum. Üniversite sınavında iyi bir puan aldım ve başka birçok bölümü tercih edebilecekken tek tercih yaptım. İnsan psikolojisini anlamak, insanların zaman zaman ruhsal olarak girdikleri çıkmazdan birlikte çıkmak, yaşadıkları sorunlara ışık olmak hep ilgimi çekiyordu. Ama spesifik olarak iki olay sayabilirim. Birincisi bir gün gezi için Erzurum' a gitmiştim. Yolda yürürken “Abla, abla!” diye bir ses duydum. O esnada benden başkası geçmiyordu oradan. Kafamı kaldırdım. Çocuk Esirgeme Kurumu'nun önünden geçiyormuşum. Üst katta bir çocuk benimle iletişim kurmak istiyordu. Aradığı ve belki de bulamadığı o sevgi ihtiyacı, abla özlemi, yalnızlıktı konuşmak istemesinin sebebi kim bilir. O yaşında zor şeyler yaşamış olan o çocuğun bu çağrısı beni derinden etkilemişti. İkinci (hayatımın dönüm noktası diyebilirim) Van Depremi'ydi. O zamanlar yaşanan bu travmatik olayın insan ruhunda meydana getirdiği etkilere şahit olmak ve zamanla hayata karşı farklı bir bakış açısı kazanabilmek, travma sonrası büyümek... Depremi yaşamış biri olarak ve depremden etkilenen herkese psikolojik an-lamda bir uzman desteği verebileceğimi bilmek beni bu mesleğe daha da yakınlaştırdı.
Hastalarınıza sorduğunuz sorular nelerdir?
Öncelikle şuna açıklık getirmek istiyorum. Ben hasta yerine danışan sözcüğünü kullanma taraftarıyım çünkü maalesef toplumumuzda halen “Sadece akıl hastaları psikoloğa gider” diye yanlış bir algı var. Psikolog sadece akıl hastalarının gittiği bir yer değildir ve ihtiyacı olsa bile sırf bu etiketi almamak için destek almayan insanlar var. Zaman zaman herkes hayatında zor süreçler geçirir ve kendi başına üstesinden gelemeyebilir. Böyle bir durumda tek başına bununla mücadele etmek insanı daha çok yıpratır. Nasıl fiziksel bir şikâyetiniz olduğunda doktora gidiyorsanız, aynı şekilde sizi ruhsal manada zorlayan olaylarla karşılaştığınızda psikoloğa gitmeniz bir o kadar doğal ve normal bir davranıştır. Sorunuza gelecek olursak Ezgi Hanım, gelen danışanların geliş sebeplerine uygun olarak danışanlarıma kendi yollarını bulmalarına ve karşılaştığı engellerin bilinç dışı süreçlerin farkına varmalarını sağlayan kesinlikle günlük sohbet sorularından farklı teknik sorular yönlendiriyoruz.
İyileştirebildiğiniz danışanınız var mı?
Bugüne kadar iyileşen, seansları başarıyla tamamladığımız birçok danışanım oldu. Aynı zamanda iyi olma aşamasına ulaşmak için emin adımlarla yürüdüğümüz danışanlarımla bu süreci de devam ettiriyoruz. Yüzlerindeki en ufak bir tebessüm bile değişim denen bu sancılı, inişli çıkışlı süreçte o kadar mutluluk verici ki...
Bir psikolog danışanlarına nasıl davranmalı?
Bir psikolog danışanlarına koşulsuz bir kabulle, önyargısız, tarafsız, hasta gizliliğini gözeterek, mesleki etiğe dikkat ederek, yargılayıcı bir tutum gözetmeden yaklaşmalıdır. Konuşulan konular zaten bir danışan için zor olduğundan, psikolog bu süreci kolaylaştırmalıdır. Danışanlarla terapötik ittifak kurup güven ilişkisini oluşturmak çok önemlidir. Herkesin derdi kendisine göre büyüktür. İşte o yüzden kişinin acısını küçümsemek yerine, onu anlayarak sorununu en kısa sürede çözüme ulaştırmaya çalışmak işin özüdür.
Bu meslek sabır ve cesaret ister mi?
Tabii ki. Hem psikolog hem de danışan için sabır isteyen bir süreçtir. Seanslardan fayda görmek isteyen bir danışan üstüne düşen ödevleri harfiyen yapmalıdır. Psikolog ise kesin bir yargıya hemen varmadan bazen danışanın kendine bile itiraf edemediği noktaları iyice anlamalı ve sorunun kökenine inmelidir önemli noktaları atlamadan. Danışan değişmek istediği için gelir ve değişim cesaret, çaba isteyen bir süreçtir. Zaman zaman halının altına süpürülen duygularla yüzleşmek zorlayıcı bir deneyim olsa da zor geliyor diye bırakmadan mücadele etmeyi ve işbirliğini gerektirir. Sonuç ise buna değerdir.
Danışanlarınız ne gibi şikâyetlerle geliyor?
İnsan sayısı kadar farklı şikâyet var. Çünkü hepimiz farklı aile ortamında farklı şartlarla bu günlere geldik. Herkesin hayatı anlamlandırması farklıdır. Bu yüzden her danışanın şikâyeti kendine özeldir. Yine de sıralayacak olursam depresyon, sınav kaygısı, kaygı bozuklukları, ilişkisel problemler, fobiler, çift ve aile sorunları, davra-nım bozuklukları, uyum problemleri, cinsel problemler, travmatik olay yaşantısı, çocuk, ergen ve yetişkinlik dönemi problemleri diye sıralayabilirim.
Son olarak gideceğiniz psikoloğun “sahte psikolog” olmamasına dikkat etmenizi önemle rica ediyorum. Psikoloji lisans diplomasını ve aldığı eğitimlerin sertifikalarını görmeyi isteme hak-kınız var. Araştırın. Sağlığınızı, zamanınızı ve paranızı lütfen başka mesleklerden mezun olup, psikoloji lisans diploması olmayan sadece bir-kaç saatlik eğitim alıp psikolog olduğunu iddia eden, ehil olmayan kişilere emanet etmeyin. Nasıl birkaç saatlik eğitimle doktor olunamazsa psikolog da olunamaz. Sevgilerimle...
PSİKOLOG & AİLE DANIŞMANI
Beyza Ece Yılmaz - 0530 307 78 86
[email protected]
Hıdırlık Mah. Atatürk Cad. 55 Sk. No:1 Kat:3 Seferihisar-İZMİR