Adalet kavramı kimine göre adil olma, kimin göre benim doğrularım diye ikiye ayrıldı. Bana göre ise Adaletsizliğin en büyüğü adil olmayıp adil gibi görünmektir.
Aslına bakarsanız söylenecek çok şey var ama konuya nerden başlasam diye düşünüyorum.
Herkesin de bildiği gibi öncelik olarak mübarek Ramazan ayının hayırlı olmasını temenni ediyorum. Öncelik olarak Ramazan ve oruç kavramı insanın ruhunun arınması olarak bilinir. Bunlardan en mühimi de kul hakkı yememek, doğruyu söylemek, adil olmak, paylaşmak, insan sevindirmektir.
Hep o klişe olmuş kelimeyi söyleriz değil mi? “Nerede o eski Ramazanlar” farkında mısınız hep bir eskiye özlem, geçmişi hatırlamak, ama yaşanılan anı da biz kendimiz yaptık. Bu hale getiren de bizler olduk. Değerlerimize sahip çıkmadık. Çocuklarımıza yeni nesillere öğreteceğimiz bilgiler daha az oldu. Bizler dedelerimizden anneannelerimizden öğrendiğimiz nasihatler ile yaşıyorsak şimdiki nesil bunları daha az biliyor olacak. Önce biz kendimizi geliştirelim. Onlara birlik beraberliği, paylaşmayı, komşuluğu, insan gibi davranabilmeyi öğretebilelim.
Unutmayalım ki yetiştirdiğimiz evlatlarımız Türkiye Cumhuriyetimize sahip çıkacak bireyler olacaktır. Tarihi ecdadını, Atatürk sevgisini, islamı aşılayalım. Çünkü inanıyorum ki ülkemizi aydın insanlar kurtaracak.
Değerli okurlarım..
Küçük bir kıssadan hisse hikayeyi sizlerle paylaşmak isterim.
Sevgiyle merhamet ile kalın..
Dedem derdi ki;
Atın su içtiği yerden iç, at pis su içmez.
Döşeğini kedinin yattığı yere ser.
İçinde kurt olan meyveyi ye.
Köstebeğin kabarttığı yere ağaç ek.
Yılanın güneşlendiği yere ev yap.
Kuyuyu kuşların sıcakta kurduğu yere kaz.
Tavukların yattığı vakitte yat, uyandıkları vakitte uyan; Altın tohuma sahip olacaksın.
Daha çok yeşillik ye; Hayvanlarda olduğu gibi, güçlü ayakların yüreğin olacak.
Bolca yüz; Kendini, sıcak havalarda sudaki balık gibi serin hissedeceksin.
Ayağının altındaki yerden çok gökyüzüne bak; fikirlerin daha aydın ve hafif olacak.
Konuşmaktan susmaya önem ver; kalbinde sakinlik, ruhunda dinçlik olacak…