Geçtiğimiz günlerde, Sağlık Bakanlığı’nın “normal doğum” çağrısını destekleyen pankartlarla futbolcuların sahaya çıkması birçok kişide olduğu gibi bende de rahatsızlık yarattı. Kadın bedeni, üreme biçimi ve doğum tercihi gibi son derece kişisel ve mahrem bir konu, ne yazık ki erkek egemen bir sahada, tribünlerin alkışları arasında sergilendi. Ve ben bir kadın olarak bu görüntü karşısında ne hissetmem gerektiğini bilemedim. Kızdım mı? Üzüldüm mü? Bilemiyorum. Ama bir şeylerin yanlış olduğunu çok iyi biliyorum.Bu ülkede doğumun şekli hâlâ kadınların iradesinden çok toplumsal dayatmaların konusu. “Normal doğum”u destekleyelim elbette, isteyen, uygun olan, hazır hisseden her kadın için. Ama bunu yaparken kadınların üzerinde bir baskı aracına, hatta bir propaganda aracına dönüştürmemeliyiz. Kaldı ki doğum; fizyolojik, psikolojik, ekonomik ve kişisel şartlarla şekillenen bir karardır. Ve bu kararın ortasında kadın vardır. Ne federasyon, ne bakanlık, ne erkekler.Futbol sahası bir mücadele alanıysa, kadınların bedenine yönelik müdahaleler orada sloganlaştırılamaz. Erkeklerin çoğunlukta olduğu bir sahada, kadınların doğum tercihi üzerinden mesaj vermek, konuyu sahiplerinden alıp bir kez daha erkek bakışına teslim etmektir. Kadınlar zaten yeterince konuşamıyor, kendilerini anlatamıyor, şimdi bir de bedenleri adına erkekler konuşuyor.Normal doğumu savunmak, sezaryeni düşman ilan etmekle aynı şey değildir. Birini yüceltmek, diğerini mahkûm etmeye dönüşmemelidir. Hele ki bunu bir futbol maçında yapmak, hiçbir kadının kendini temsil edilmiş hissetmeyeceği bir ortamda ses yükseltmektir.Kendimize şu soruyu sormalıyız: Neden kadınların doğum tercihi, erkeklerin ayakkabılarının altında taşıdığı bir pankarta yazılmak zorunda?Kadının bedeni kutsaldır, tercihi özeldir. Ve asıl “normal” olan, ona bu tercihi özgürce yapma hakkını tanımaktır.
YEREL
Yayınlanma: 15 Nisan 2025 - 19:12
Futbol Sahasında Kadın Bedeni: Yer mi Burası?
Ezgi Yeşil yazdı; "Futbol Sahasında Kadın Bedeni: Yer mi Burası?"
YEREL
15 Nisan 2025 - 19:12