Bugün 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü. Tüm dünyada çocukların haklarının korunması, onlara daha güvenli, sağlıklı ve mutlu bir yaşam sunulması gerektiğini hatırlatan bir gün. Ancak, ne yazık ki ülkemizde ve ilçemiz Seferihisar’da yaşanan son olaylar, çocuk hakları konusunda ciddi eksikliklerle karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha gözler önüne seriyor.Son dönemde basına yansıyan yeni doğan bebek çeteleri haberleri, insanın kanını donduruyor. Henüz dünyaya gözlerini açamadan ticari bir meta olarak görülen masum bebekler, biz yetişkinlerin nasıl bir ahlaki çöküş içinde olduğunu sorgulamamıza neden oluyor. Bunun yanında, katledilen ya da istismara uğrayan çocukların hikayeleri, birer vicdan yarası olmaya devam ediyor. Bu masum canlar, her şeyden önce hayatta kalmayı hak ediyor; ama onların en temel hakları bile ellerinden alınıyor.Çocuk Hakları Nerede Kaldı?Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi, her çocuğun eşit haklara sahip olduğunu ve korunması gerektiğini söylüyor. Ancak, gerek ülke genelinde gerekse yerel düzeyde yaşananlar, bu hakların kağıt üzerinde kaldığını gösteriyor. Seferihisar gibi küçük ve sakin bir ilçede dahi çocukların güvende olmadığını görmek, hepimizin bu konuda sorumluluk alması gerektiğini hatırlatıyor. Ahlaki yapımız, çocukları koruma refleksimiz ne durumda? Çocuklarımıza nasıl bir gelecek bırakıyoruz?Ebeveynlik SorumluluğuEbeveynlik sadece bir çocuğu dünyaya getirmek değil, onun haklarını korumak ve ona sevgi dolu bir ortam sunmaktır. Ancak, ebeveynlerin çocuklarına zaman ayırmadığı, maddi kaygıların manevi değerlerin önüne geçtiği bir toplum haline geldik. Çocuklarımızı sosyal medyanın, teknolojinin ve sokakların insafına terk ediyoruz. Oysa ki her çocuğun, sevildiğini ve güvende olduğunu hissetmeye hakkı var.Peki biz ebeveynler olarak üzerimize düşeni yapıyor muyuz? Çocuklarımızı doğru değerlerle büyütebiliyor muyuz? Yoksa sadece onların fiziksel ihtiyaçlarını karşılayarak, manevi dünyalarını göz ardı mı ediyoruz?Seferihisar’da Neler Oluyor?Son zamanlarda ilçemizde yaşanan olaylar, ahlaki yapımızın da sorgulanmasına yol açtı. Çocuklara yönelik istismar ve şiddet vakaları giderek artarken, mahalle aralarında bile çocukların güvenle oynayabileceği alanların azaldığını görüyoruz. Bu durum, toplum olarak çocuklarımızı ne kadar önemsediğimizi yeniden düşünmemiz gerektiğini gösteriyor. Çocuk haklarını koruyacak politikalar ve toplumsal bir bilinç oluşturulması şart.Çocuklar GeleceğimizdirUnutmayalım ki çocuklar, sadece ailelerinin değil, toplumun ve dünyanın ortak sorumluluğudur. Bugün Dünya Çocuk Hakları Günü’nde kendimize şu soruları sormalıyız:
• Çocuklarımızın geleceği için nasıl bir dünya inşa ediyoruz?
• Onlara güvenli bir ortam sunabiliyor muyuz?
• Haklarını gerçekten savunuyor muyuz?Eğer bu sorulara olumlu yanıt veremiyorsak, Dünya Çocuk Hakları Günü’nün anlamını tam olarak kavrayamamışız demektir. Çocuklarımıza hak ettikleri değerleri, sevgiyi ve güveni sunabilmek dileğiyle…Seferihisar’da daha iyi bir gelecek için hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Bugün, bu sorumlulukları üstlenmek için bir adım atabiliriz. Çocuklar bizim geleceğimiz ve onları korumak, hepimizin görevi.
• Çocuklarımızın geleceği için nasıl bir dünya inşa ediyoruz?
• Onlara güvenli bir ortam sunabiliyor muyuz?
• Haklarını gerçekten savunuyor muyuz?Eğer bu sorulara olumlu yanıt veremiyorsak, Dünya Çocuk Hakları Günü’nün anlamını tam olarak kavrayamamışız demektir. Çocuklarımıza hak ettikleri değerleri, sevgiyi ve güveni sunabilmek dileğiyle…Seferihisar’da daha iyi bir gelecek için hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Bugün, bu sorumlulukları üstlenmek için bir adım atabiliriz. Çocuklar bizim geleceğimiz ve onları korumak, hepimizin görevi.